23.haftayı devirip,24 den gün aldığımız bugün itibariyle oğlumla hayatımız gayet mutlu mesut devam ediyor. Bir süredir onunla bir çeşit iletişim kurmaya da başladık. Nasıl mı? Bizim sıpa öyle herkesin anlattığı gibi kıpır kıpır yerinde durmayanlardan değil aslında,ama bebeğim işine geldiği durumlarda hemen bir tekme ile isteğini bildiriyor. Neler isteyebilir ki bir bebek anne karnında diyorsunuzdur şimdi..Vallahi bizim oğlan gecenin bir yarısında tekmesiyle annesini uyandırıp, aynı şu reklamlardaki gibi "annneee,....... "der misali acıktığını bildirebiliyor.Gecenin bir yarısı oğluşumun tekmesiyle midem kazınır vaziyette uyanıyorum bu aralar..Ya da sabah Soner işe giderken -7.30 civarı- sanki babasının uyandığını hissetmiş gibi hareketleniyor, ben hafiften bir açlık hisseder gibi oluyorum o ara, "ama daha gece doyurdum seni oğlum,bana da acı,bir dünya kilo aldım" diyerek tekmelerini duymazlıktan gelip dalıyorum uykuya..Sen misin beni oyalayan diyen Rüzgar oğlan bir iki tekme daha atıp vicdanımın sızlatıyo ve apar topar mutfağa atıyorum kendimi..Çocuğumun bir suçu yok aslında, sanırım ben hala şu 2 saatte bir az da olsa bir şeyler yeme gerekliliğine alışamadım..
Bu açlık durumu dışında benim oğluşum gayet sakin mizaçlı,ya da daha gerçek yüzünü göstermedi :) Gerçek hareketlenmeler son 2 ayda oluyormuş etrafımdakilerin tecrübelerine göre..Şimdilerde gün içinde pek hissetmiyorum hareketlerini,ta ki akşam uzanıp dinleninceye kadar.Çok ama çok ilginç,keyifli,duygusal ve çok çok özel bir duygu onun hareketlerini hissedebilmek..Seninle yorulup,seninle doyduğunu bilmek..Bu hem büyük bir sorumluluk yüklüyor, hem de tarifi zor duygular yaşatıyor insana...:)
Bu arada hamileliğin kötü yanlarından biri olan o kaçınılmaz el-ayak şişmeleri dün itibari ile resmen başladı..Ellerim bir haftadır sabah uyandığımda şişmiş oluyordu,alyansımı çıkarmak zorunda bıraktı bile şimdiden,ama ayaklarımda henüz şişkinlik yok derken dün giyip de gittiğim botlarımı,öğrencimin evinden çıkarken giyemedim. Sadece 1 saat içinde ayaklarım 1 numara büyümüştü.Yoğun çabalar sonunda giydiğim botlarımla eve kendimi zor attım. Şimdi tek isteğim hemen yaz gelmesi ve sandalet,terlik vs. giyebilmek..
P.S. Dün yakın zamanda doğum yapan yeni komşum bana dünya tatlısı kızı ile ziyarete geldi..Sanki evimize nur indi gibi hissettim..Allahım o ne güzel bir koku..Cennet kokusu diye boşuna demediklerini dün bir kez daha onayladım.Sağ olsun arkadaşım bana Dr.Miriam Stoppard'ın Hamilelik Güncesi adlı kitabını da hediye getirmiş..Buradan kendisine tekrar teşekkür ediyorum:) Şimdiden bitirdim sayılır ve içerisindeki değerli bilgilerden ziyade annenin duygularını,hamileliği ile ilgili detayları yazabileceği bölümler olması beni en cezbeden yanı oldu diyebilirim. Kitap almak isteyen hamilelere tavsiye edilir:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder