Yine uzunca bir aradan sonra klavye başında olmaktan gurur duyarım..Rüzgar büyüdükçe rahatlarım,kendime ve bloga daha çok vakit ayırabilirim diye hayal kurarken, kazın ayağının hiç de öyle olmadığını fark ettim. Sandığımın aksine o büyüdükçe bana olan yapışkanlığı ve ihtiyacı daha da artıyormuş..Bildiğiniz yaka iğnesi gibi bişi oldu Rüzgar efendi. E malum ailelerden uzak olunca kısa süreliğine bile bırakamıyorsun bebeğini kimseye..hal böyle olunca da beyefendinin uyku saatleri benim için kitap demek,araştır-öğren,blog oku-yaz, yemek-iş yap, film izle,kendine ve eşine zaman ayır,beyefendinin yoğurdunu,kurabiyesini,peynirini,böreğini yap demek.bilmezdim öğlen iki saatin bu kadar değerli olduğunu, inanmazdım akşam 21.30 da enerjimin bebeğimle birlikte bitebileceğine, yorgunluktan 23.00 olmadan devrilebileceğime.. Ama çok şükür şikayetçi değilim halimden,yeter ki sağlığımız yerinde olsun değil mi anacıııımmm.::DDD
Yazmadığım süre zarfında büyüdü tabii Rüzgar oğlan..Şimdi teknik olarak 14 aylık,teorik olarak 13 aylık bir sıpa kendisi. (5 hafta erken doğduğundan 36 aya kadar 1 ay küçük farz ediliyormuş tıbben..Doktor kontrollerinde "düzeltilmiş ay " diye bir tabir kullanılıyor ve gelişimi bu aya göre takip ediliyor) Çok şükür ilk yaşını hem fiziksel gelişim hem de ince-kaba motor gelişimi olarak gayet iyi tamamladı.İlk yaş doğum gününden sonra her şey daha hızlı oluyor sanki..Zaman daha hızlı akıyor,Rüzgar her gün yeni bir numara öğreniyor, dün daha sağına dönemezken bugün yürüdü yürüyecek bebeğim..Aramızdaki sözlü-sözsüz iletişim daha akıcı, yavaş yavaş monologtan diyaloga geçişler olmaya başladı..Tabii sadece ikimizin anlayabileceği bir diyalog:) Oynadığımız oyunlar daha eğlenceli.. Uyku süresi daha düzenli. Hala çok iştahlı sayılmasa da yemek saatleri eskisi gibi işkence değil. Mutlaka bunda benim daha rahat,sakin olmam etkilidir diye düşünüyorum. Ben uzmanların dediği gibi sadece ne ve ne zaman yiyeceğine karar veriyorum,o da ne kadar yiyeceğine.Böylece ikimizde sınırlarımızı bildiğimiz ve kabullendiğimiz için bazen 1 kaşıkla, bazen bir kaseyle; ama huzurlu bitiriyoruz yeme ritüelini..Diğer yol ikimiz için de yıpratıcıydı..Hala tam gaz emzirmeye devam ediyorum. Sütten iştah durumuna göre doktora danışarak kesmeyi düşünüyorum..Ama daha bir kaç ay böyle devam..
Bu arada 10 ay 9 günlükken Rüzgar kendi kendine ilk adımlarını atmıştı..bir kaç haftaya kalmaz yürür derken maalesef amcasının evinde bazadan düştü, ve o gün bugündür hala tek başına yürümüyor. Aslında yürümüyor demek yanlış olur, zira bana doğru yürüyerek koca salonu ya da koridoru manevra bile yaparak geziyor ama sadece biz bıraktığımızda ve hadi gel oğlum dediğimizde..yani kendisi ben kalkıp yürüyeyim demiyor henüz..Psikolojik olarak hazır hissetmiyor anlaşılan..Olsun,hiç önemli değil,erken yürüyene madalya takmıyorlar,ki zaten yürüme becerisi ziyadesiyle iyi olduğu için endişelenmiyorum..Fakat eşin dostun hala mı yürümedi demesinden bıkmadım da değil.."Tembel,korkak" gibi etiketler iliştirmeye çalışmalarından da ayrıca sıkıldım..Bu arada çocuklar 12-15 aylar arasında yürürlermiş, öncesinde yürüyenler erken yürümüş oluyor,yani hala geç yürüdü denemez Rüzgar için..
Şu an üstte 2 tam 1 yeni patlamış 3 diş ve altta 3 olmak üzere 6 dişi var paşamın.Üstteki 4. diş de yolda..Diş kolyemiz sağ olsun azıcık huysuzlukla atlatıyoruz diş çıkarma sancılarını..Kolyeyi takmadığımda hemen salyaları akı veriyor ve taktığımda birden duruyor..Çok ilginç..Taşların gücü bu olsa gerek..
Bu arada dans etmeye bayılıyor, cep telefonunu getirip bize verip, müzik açalım diye oynamaya başlıyor..Hatta rende yaparken çıkan seste ve ezan sesinde bile oynuyor. Hiç yabancılık çekmeden herkese gidiyor ve sarılıyor..İstediği şeyler için elimizden tutup götürüyor.Elektronik eşyalar,düğmeler,anahtar-prizler ciddi anlamda ilgisini çekiyor. Dışarıdan eve gelmek istemiyor..Halkaları,sekilleri çok güzel diziyor,küpleri kovaları üst üste ve iç içe koyabiliyor-ama yıkmaya daha çok bayılıyor-küvette oynamaktan zevk alıyor,telefonu kulağına koyup alo yapıyor..Anne, baba, gel, al, ver, aba(abla-abi demek),bu(su) söyleyebildiği kelimeler..
Yazmadığım süre içinde ilk kez uçağa bindi ve ilk kez denize girdi Rüzgar..
Neyse, seni çok ama çok seviyorum oğlum..İyi ki doğurmuşum seni,iyi ki Rabbim seni bize nasip etmiş ve iyi ki bizi seçmişsin oğlumm..
Canim ruzgarim sanki daha dun gibi bekliyorduk simdi yapriklarini okuyorum masallah sana hep boyle dolu dolu ve bol kahkahali bi omrun olsun iyikide dogdun
YanıtlaSil